Erhan Çelik, Gülben Ergen, Mücahit Ören ve Aslıhan Yeltekin Ören

Erhan Çelik olayına derin bakış: İşin Aslı, Kadınlar Savaşı

Bu yazıyı, kendi hırslarından dolayı, ülkemizin bu zor zamanlarını fırsat bilip, insanların manipüle edilmesine çalışılma gayretinden tiksindiğimiz için kaleme alıyoruz... 

TGRT’nin bir zamanlar amiral gemisinin üzerinde oturan, adeta yüzü olan Gülben Ergen, şüphesiz bu pozisyonlara çevresindekilerin ona olan ilgisi ile gelir.

Bu ilgililerin en başında Enver Ören’in hayat boyu insan içinde yakınıp durduğu, arkasını toplaması için görevli abileri peşine taktığı oğlu Mücahit Ören gelir…

Mücahit Ören'i tanıyalım...

Mücahit Ören ortaokuldan sonra okula gönderilmemiştir. 

Evde eğitimini tamamlar, etrafında ise babası ve dedesinden dolayı ona hürmet eden, hatalarını “bir gün düzelir inşallah” ümidiyle örtmeye çalışan, kimi zaman ise ciddi yalakalık boyutuna varan insanlar sarmıştır.

Psikolojik olarak sağlıklı ve normal bir ortamda büyümediği aşikardır. Şımarık bir çocuk olarak büyür. Ailenin tek çocuğu olduğu için hep ailenin kadınları tarafından korunur.

Dışarıda ki dünyaya çok ilgisi vardır ama cemaat kuralları ve pozisyonu gereği bastırılır…

17 yaşında puro ile hava atmaya çalışan kompleksli, dış dünyada var olamayan bir çocuktur “müco”.

TGRT’nin ve İhlas’ın müstakbel prensi olarak ta akıllı zihinler tarafından kolayca manipüle edilebilir bir profil çizer.

Amerikalı Boşnak bir kızla evlenir. Kız Amerika'da yaşayanlar bilir, iyi bir ailenin, sevilen bir doktorun kızıdır.

Amerika’lı olması Mücahit Ören’e parlak gelir.

 Zira, nedense çocukça bir “havalı olana” ilgisi vardır. Kız da Amerika’lı olunca, havalı olur Mücahit Ören için. 

Ufacık yaşında evlenir kızcağız. Ama cemaat kurallarına uyar, başını örter. Zamanla sürekli dini kitap  okuyan cemaat kadınlarından birine dönüşür. 

Zekidir. 

Okumasına izin verilmez. Zira cemaatin tüm kızlarının ilkokuldan sonra okumasına izin verilmez. 

Çocukları olmaz, aile tüp bebek tedavisinin erkek doktorlarca yapılmasını istemez. İlkel yollarla, deneyimsiz doktorlar tarafından yumurtalıkları mahfedilir kızcağızın.

Aslıhan Yeltekin'in Aslıhan Ören olma hikayesi

Mücahit Ören ise o dönem çeşitli kadınlarla takılır. 

Aslıhan Yeltekin isimli TGRT’nin haber spikeri ise bu hırslı hanımlardan biridir. İzmit'li, sıradan bir ailenin kızıdır. E biraz da görmemiştir... (Aslıhan Yeltekin, Aslıhan Ören olduktan sonra holdinge ait helikopter vb. gibi ekstaravagan lüksleri göze soka soka sosyal medya hesaplarından yayınlamasından, akrabaları ile yazışmalarından anlıyoruz. Ören'in bir dönem kıskananlar çatlasın hesabı herkes görsün diye açık bıraktığı hesapları o kadar eğlencelidir ki, fotoğraf ve paylaşımları viral olur...Işıkçıları ise derinden yaralar)

Velhasıl, Baba Enver Ören’in peşine taktığı abilerin operasyonu ile Aslıhan derdest edilir, FOX’a geçer.

Ama Mücahit Ören’i bırakmaz, metres hayatına başlarlar…

O arada Gülben Ergen de araya girer.

Mücahit Ören’e sevgili olarak mı, kulağını çeken olarak mı? ablalık eden olarak mı? bilmiyoruz. 

Ama Aslıhan’ın kıskandığı ve diş bilediği isimlerden biri olduğu kesindir Ergen’in.

Enver Ören hastalanır, Mücahit Boşnak eşini babası kanser yatağında olduğu halde boşayıp gönderir. 

Hayatını mahfettiği, defalarca aldattığı bu asil kadın, bir valizle Amerika'ya geri döner. 

Sebep olarak çocuğu olmuyor denir. 

Mücahit Ören Aslıhan ile apar topar evlenir.

Enver Ören'in Ölüm Hikayesi ve Aslıhan'ın Patron oluşu

Aslıhan baba Ören’in yanına bir abla kılığında, başını örtüp, pardesü giyerek gider. 

Pek te dillidir. 

Babacım Babacım diye gezer. 

Arkadan sırayla diş bilediklerinden kurtulmaya başlar. Tüm holding kadrosu başaşağı olur.

Türkiye Gazetesinde takma isimle yazılar yazmaya başlar. Habire Aşkını, sevdiği erkeği "bu ne ya!" dedirtircesine anlatıp durur, çakma bir Ayşe Arman edasıyla. Çakma dememiz kötü niyetten değil takma ad olarak kendine "Ayşe Aydan" aydan ismini seçmesinden . yazılarına örnek için tıklayabilirsiniz.

Cemaatten kimse işin aslını baba Ören'e anlatamaz. 

Aslıhan hızla çocuk doğurmaya bakar. En iyi doktorlardan tüp bebeğini yaptırır.

Yerini sağlamlaştırmaya çalışır.

Olan yumurtalıkları perişan edilmiş zavallı Boşnak kıza olmuştur o ayrı.

Bir gün Aslıhan'ın gerçek hayatına dair fotoğraflar baba Ören’in eline düşer. Aslıhan’ın yaptıkları anlatılır. 

Baba Ören oğlunu çağırıp; “Kadını boşa ve köpeklerini de kov” der…

Bir gün boyunca kavga ederler. 

Baba Ören’in tansiyonu fırlar…beyin kanaması geçirir. 

Ciddi bir beyin ameliyatı olması gerekir. Ama Mücahit ve Aslıhan ameliyata izin vermezler. 

Ören ölür.

Film gibi ama gerçek...

Aileden kimse kalmamıştır. 

Cemaatin son halkası da Mücahit Ören olur. Aslıhan da mübarek abla.Şirketin medya grup başkanı olur. Mücahit ondan habersiz adım atamaz. Bu hallerini kanıtlarcasına, Aslıhan'ın twitter da profil fotoğrafı değişiverir. 

Aslıhan artık spikerlik günlerinden meşhur olan göğüs çatalı ve pırlantaları ile arzı endam eder. Öyle ki Pelin Batu bile dayanamaz, İhlaszedelerin paraları ile Paris gezileri minvalinden yazı yazar.

Aslıhan çok hırslıdır.

İhlas'ın içini boşaltmaya başlar. 

Tüm şirketlerin başına aile üyelerini geçirir. 

Kendi ailesinden 3. kişilerin üzerine malları yapmaya başlar. Cemaatten hop ne oluyor! diyenleri ise yedi düveli ile birlikte ezer geçer.

Olayları gören, cemaat diye, hizmet diye ömrünü adayanlar ve işinden olanlar, üstüne üstlük tazminat talepleri, İhlas'a yardım adı altında verilmeyen inanmışlar zaten depresyonun dibine vurmuştur.

Bu arada Mücahit Ören Cemaat Lideri olarak "Ahde vefa" diye insanlardan bileziklerini, evlerini istemeye devam eder. 

Yetmez. 

Aslıhan'ın NZL Production isimli, kızı Nazlı’nın adını verdiği (açıp bakınca uyduruk işler yaptığını anlayabileceğiniz) yapım şirketi vardır. 

Geçmişte TRT’ye kalitesiz programlar yapmış ve yüksek değerlere satmıştır.

Üç kuruşun dahi hesabını soran Aslıhan, TRT’ye programlarını kakalamak için elinden geleni yapar. 

Kocası Mücahit Ören'i defalarca TRT koridorlarında müdürlere yalvarırken, Aslıhan’ın programlarını pazarlamaya çalışırken görenler hayretlerini anlatır dururlar. 

Koskoca holdingi kendi kanalı olan biri, neden imkanlarını kendi işleri için kullanmaz da, karısının TRT’yi söğüşlemek için yaptığı uyduruk programların peşinde koşar kimse anlamaz…

Ama Aslıhan hırslıdır. 

Gülben’i de kenara yazmıştır.

TRT’nin milletin parasını söğüşleme amaçlı dış yapımlara engel olma politikası gereği her defasında yüzüne kapıyı kapatan yöneticilerini kafasına yazmıştır.

Önce öven ilkel yazılar kaleme alır, sonra özellikle Davutoğlu hükümeti çekildiğinde, yöneticiler de gider umuduyla yeren yazılarla taarruza başlar.

Erhan Çelik olayı da böyledir.

Hem TRT yöneticilerine hem Gülben’e vurmayı hedefler. 

Erhan Çelik olayı için TGRT’de özel program yaptırır, sosyal medya projesi yapar.

Gülben’in güzel bir yumuşak karnı vardır, oradan saldırır.

Ama bilmez ki, Erhan Çelik bizzat Cumhurbaşkanı tarafından atanmıştır. Verilen paralar ise speküle edilen paraların %20 si bile değildir.

İşte hikaye bu.

Hırslı kadınların savaşı mı desek, çok hırsla kalkıp ters yere işemek mi?

Cevap hakkı doğduğunu düşünüyorsanız, her zaman yorum yazabilir siniz.